home Türkçe Araştırmalar İran’ın kuzeybatı sınırına askeri yığınak yapmasının sebepleri

İran’ın kuzeybatı sınırına askeri yığınak yapmasının sebepleri

İran’ın Artsakh sorunundaki resmi tutumu tarafsız ve dengelidir. Bazen toprak bütünlüğünden bahsediliyor, ama pratik adımlar tamamen farklıdır. İran için, kendisinin kuzey sınırlarının güvenliğini ve barışını sağlayan eski statüko önemliydi. Ama gördüğümüz gibi statüko 27 Eylül’den bu yana Azerbaycan-Türkiye-terörist grupları tarafından bozulmuş durumda.

İran İslam Cumhuriyeti, Artsakh-Azerbaycan temas hattındaki durumun tırmanmasını ilk günden beri dikkatle izliyor. Türkiye’nin Azerbaycan’ı savaşa kışkırtması hiç İran’ın çıkarına değil. Türkiye Kafkasya’da büyük bir nüfuza sahip olmak ve İran’ın hem Güney Kafkasya’daki, hem de bir bütün olarak bölgedeki etkisini azaltmak istiyor. Bu bağlamda İran’ın, temas hattındaki operasyonlar nedeniyle füzelerin kendi topraklarına düşmesiyle daha da artan endişesini görüyoruz. İran hem füzeler, hem kendi sınırlarını ihlal eden İHA ve SİHA’lar için tarafları uyarmıştır. Bu uyarılar, Türkiye’ye bölgede istediğini yapamayacağını ve bölgede İran’ın da çıkarları olduğunu göstermek için yapıldı.

Türkiye’nin, Azerbaycan’a yardım etmesi ve paralı teröristler göndermesinin asıl amacı sadece «Karabağ’ın işgaline» son verilmesi değil. Türkiye’nin başlattığı bu savaş, teröristlerin hem Azerbaycan’ın derinliklerine, hem de Rusya ve İran’a sızmaları için bir fırsattır.

İş artık ciddi boyutlara ulaşmıştır ve Türkiye üzerinden Azerbaycan’a taşınan teröristlerin sayısı birkaç bini aşıyor. Ama Artsakh’a karşı savaşa teröristlerin hepsi katılmıyor. Teröristler dört kısma ayrılmıştır. Teröristlerin birinci kısmı ön cephede, ikinci kısmı Rusya Federasyonu sınırında, üçüncü kısmı İran İslam Cumhuriyeti sınırında ve dördüncüsü kısmı halkın savaşta ölenlerin gerçek sayısını öğrenince çıkarabileceği protesto dalgasını ve iç isyanları bastırmak için ülke içinde farklı yerlerde bulunuyor.

İran, Orta Doğu’da da uzun süredir terörizmle mücadele ediyor. Şimdi bu çabaların boşuna olduğu, teröristlerin çok yaklaştığı ve İran’ın kuzey sınırındaki şehirlerin güvenliği için tehdit haline geldiği ortaya çıktı. Bu, İran için kırmızı çizgi. 27 Eylül’de başlatılan savaştan bu yana İran’ın Artsakh sınırında çok sayıda askeri teçhizat biriktirmesi tesadüf değil. İranlı uzman Puya Hossein’e göre İran, Karabağ sınırına Suriye’de teröristlerle savaşma deneyimi olan Devrim Muhafızları Ordusu’nun 25. Mazenderan Tümenini konuşlandırdı.

İran İslam Cumhuriyeti ordusuna yakın kaynakların Telegram, Twitter ve Instagram gibi sosyal ağlarda ilginç paylaşımlar yaptığını belirtmek gerekir.

Paylaşımlardan birinde şöyle yazılmıştır: «Başıboş köpeklerin (yani teröristlerin) Suriye’den Türkiye üzerinden Azerbaycan Cumhuriyeti’ne girişini organize ettikten sonra, teröristlerin elle İran tarafını gösterdiği ve Ermenistan’dan sonra sıra İran’a geleceğini söylediği videolar yayılıyor. O eli acımadan dirsekten keseceğiz.»

İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun görüşlerini ifade eden Syriankhabar Telegram kanalı, Artsakh çatışması sırasında İran’ın neden Bakü’ye destek vermemesi gerektiğini soran ve cevaplayan, Azerbaycan ve Türkiye karşıtı bir makale yayınladı. «Şimdi Bakü ordusunun askeri üslerinin İsrail İHA’larının uçuşları, İran’a karşı casusluk operasyonları koordine etmek, teröristleri eğitmek, İran’a karşı yıkıcı ve bölücü adımlar atmak için üslere dönüştüğünü gördüğümüzde, Bakü Cumhuriyeti’ni desteklemek hiçbir mantığa uymuyor. Nüfus ve servet bakımından Ermenilerden birkaç kat daha çok kaynağa sahip olup savaşma ve kazanma kabiliyetine sahip olmamalarında İran’ın suçu ne? Şu anda Türkiye, Araks’ın kuzeyindeki bölgeleri elleri Şii gençlerin kanıyla lekelenmiş binlerce teröristi ile doldururuyor, İsrail, Aliyev’in ordusuna yılda milyarlarca dolarlık silah satıyor, İran’ın kuzey ve kuzeybatı sınırlarında komplo kurabilen Türk danışmanlar, Aliyev’in ordusunu bu amaçla kullanmaya çalışıyor ve onun için  planlar geliştiriyor. Tüm bunlardan sonra İran’ın Azerbaycan gibi yapay bir devletin faaliyetlerine  müdahale etmesini beklemeli miyiz? Zaten diktatörlük rejiminin ve ona hizmet eden polis sisteminin ağır baskısı altında olan bu bölgenin halkı, Aliyev’e yakın yüksek rütbeli askerlerin ve yetkililerin aptallıklarının bedelini daha ne kadar ödeyecek? İran için kendi ulusal çıkarları önemlidir, başka hiçbir şey değil.’’

İranlı analistlerden biri, sürmekte olan savaşın diğer hedeflerinden birinin İran sınırına yakın bir askeri üs kurmak olduğunu yazıyor. Askeri üssün amacı bu noktada bölge dışı ülkelerin askeri varlığını sağlamak, İran’da iç provokasyonlar kışkırtmak ve İsrail’i bu stratejik noktaya dahil etmektir.

Bütün bunlar İran’ın ciddi şekilde endişelendiğini gösteriyor ve İran’ın, teröristleri tam Azerbaycan topraklarında yok edeceği bir durum  ortaya çıkabilecek.