home Türkçe Araştırmalar George Floyd’un öldürülmesini kınayarak kendilerini gülünç duruma düşüren Türk ırkçılar

George Floyd’un öldürülmesini kınayarak kendilerini gülünç duruma düşüren Türk ırkçılar

ABD’nin Minneapolis kentinde polis tarafından öldürülen George Floyd olayı, tüm dünya tarafından kınandı. George Floyd’un öldürülmesine yol açan ırkçı ve faşist yaklaşımı kınamaları normal, ama anormal olan asıl ırkçıların bu olayı kınaması. ‘‘Afedersiniz Ermeni dediler’’ ya da Ermeniler için ‘‘kılıç artığı’’ ifadelerini kullanan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, George Floyd’un öldürülmesiyle ilgili çok gülünç bir açıklama yaptı: “Peygamber Efendimizin buyurduğu “beyazın siyaha, siyahın da beyaza hiçbir üstünlüğü yoktur” düsturuyla ırk, renk, din, dil ve cinsiyet ayrımı gözetmeksizin, tüm insanlığın hakkını ve hukukunu korumak için verdiğimiz mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz’’.

Birilerinin  çıkıp sayın Erdoğan’a  ırkçılığın sadece siyah deriye olan tepkiyle ölçülmediğini anlatması gerekiyor.

AKP döneminde öldürülern çocukların listesine bakıldığında göze çarpan  bir durum ortaya çıkıyor. 2006 yılında 18, 2007’de 3, 2008’de 1, 2009’da 12, 2010’da 14, 2011’de  31, 2012’de 10, 2013’te 1 ve 2014’te 3, 2015’te 2  çocuk öldürülmüştür.  Bu çocukların çoğunluğu Kürt. AKP döneminde yaşanan   çocuk cinayetlerinin çoğu cezasız bırakılmıştır. Devlet çocukları öldürenleri koruyor, cezasız bırakıyor. Devletin Kürtlere karşı işlenen suçlara göz yumması, ülkede cezasızlık ortamı yarattı. Böylece    Adalet Bakanlığı’nın yayımladığı 2019 yılı  istatistiklerine göre geçen yıl Türkiye’de «cinsel dokunulmazlığa karşı suç» kapsamında 49 bin 57 dava açıldı. Bunların 22 bin 689’u, yani yarıya yakını çocuklara yönelik cinsel istismar suçlarıydı. 2012 yılında  çocuğun cinsel istismarı davalarındaki suç sayısı 17 bin 589 olurken,  2019’da bu sayı 22 bin 689’a çıktı, yani  yaklaşık yüzde 29 oranında artış var.

 

Ermeni Soykırımı, Pontus Rum soykırımı, tek parti dönemindeki Varlık vergisi,  6-7 Eylül Pogromu, Kürtlere açılan savaş, Alevileri, Ermenileri, Yahudileri, Rumları dışlamak ırkçılık değilse, nedir o zaman?

Suriye’nin toprak bütünlüğünü ihlal ederek Suriye savaşını alevlendiren Türkiye,  topraklarına sığınan  dört milyon Suriyeli Sünni Müslümana Türk halkının gösterdiği tepkiyi nasıl nitelendirebilir?

Uluslararası Af Örgütü yaptığı bir araştırma ile Türkiye’de pandemi döneminde 29 Mart- 2 Haziran tarihleri arasında yaklaşık 690 bin 356 ırkçı tweet atıldığını  ortaya koydu. Bu basit tweet örneği,  hükümetin kullandığı ayrımcı dilin etkili olduğunu gösteriyor.

Türkiye’nin Suriye’nin kuzeydoğusunda yaptığı  operasyonlar sırasında ülke içinde de Kürt vatandaşlara  yönelik ayrımcı ve ırkçı saldırılar artıyor. 2016 yılından beri Kürt olduğunu söylediği ya da Kürtçe konuştuğu için darp edilen hatta öldürülen insanların sayısı artmıştır, artma nedenlerinden biri de   ülkede Kürtlere, Ermenilere, Alevilere ve diğer  azınlıklara yönelik saldırılara cezasızlık olması. Ülkede ırkçılık var demek için illaki siyah deriye sahip birini öldürmek gerekmiyor.

Bu arada AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Gençlik ve Spor Bakanlığında açık bulunan Spor Müşavirliğine, Gezi direnişi sırasında yaptığı ırkçı ve küfür içerikli paylaşımlarıyla hatırlanan, olimpiyat ikincisi ve Dünya ile Avrupa şampiyonu Rıza Kayaalp atandı.